Gündem | AJANSHABER.NET

Malatya STK’lardan ortak bildiri; 102 bin insan Malatya’dan ayrıldı

Malatya Ticaret ve Sanayi odasında gerçekleştirilen basın açıklamasını okuyan Malatya Ticaret ve Sanayi Odası başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, 36 bin binanın ağır hasarlı olduğunu ve 1700 esnafın enkaz altında kaldığını belirterek, şöyle konuştu:

“6 Şubat 2023 tarihinde yaşadığımız depremlerin üzerinden 18 ay geçti.

Malatya olarak fiziki anlamda yaşadığımız yıkımlarla birlikte ekonomik ve sosyal hayat açısından temelden sarsıldık.

36 bin binamızın ağır hasar aldığı şehrimizde, 1700 esnafımızın iş yerleri ve ürünleri enkaz altında kaldı.

Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın resmi rakamlarına göre 27 bin 500 bağımsız ofis ve işyerimiz kullanılamaz hale geldi. Çarşı diye tabir ettiğimiz bütün alanları kaybetmiş durumdayız.

Şehrimizde hala 120 bin vatandaşımız konteynerlerde yaşamını sürdürüyor. Nitelikli göç veriyor, niteliksiz göç almaya devam ediyoruz.

TÜİK’in en son yayınladığı rapora göre; Malatya’dan 102 bin 621 kişi nüfusunu başka şehirlere aldı. Ve gidenlerin büyük çoğunluğu da nitelikli insanlar.

Tamamı yıkılan çarşımızda inşaatlar sürüyor, ancak teslim edilen iş yeri henüz yok. Şehrini terk etmeyip 21 metrekare konteynerde ticaretini var etmeye çalışan esnafımız iş yapamıyor. Ayda 6-7 bin TL ciro yaptıklarına şahit oluyoruz.

Sorunlarımıza her gün bir yenisi ekleniyor.

Şehrimizin yeniden ayağa kalkması için devletimizin ciddi bir gayret içerisinde olduğuna şahidiz. Başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz.

Ama yeterli mi? Elbette değil. Daha kapsayıcı desteklere ihtiyacımız var.

Malatya’nın tüm dinamikleri olarak bugün tek ses olduk ve Sayın Cumhurbaşkanımıza sesleniyoruz.

Malatya’nın esnafı, tüccarı ve sanayici olarak taleplerimiz şunlardır;

►  Her türlü vergi, ceza, gecikme faizi ödeme süresini, SGK ve BAĞKUR prim ödemelerini öteleyen Mücbir Sebep uygulamasının 10 gün sonra sona ermesi gündemde. Hiçbir işletmenin 18 aydır biriken borcunu ödeyebilecek gücü yok. İş yerleri teslim olup ticari hayat normale dönene kadar mücbir sebep süresinin uzatılmasını talep ediyoruz.

► Süre uzatımı olmayacaksa, biriken vergi, SGK ve BAĞKUR prim borçlarımızın bir defaya mahsus olmak üzere vergi affıyla silinmesini talep ediyoruz.

► Kaldı ki, şehrimizdeki yüzlerce mali müşavirin sağlıklı koşullara sahip çalışma ofisi ve personelleri bulunmamaktadır. Böylesi bir ortamda mücbir sebep süresinin sona ermesi vergisel işlemlerin yürütülmesine imkân vermeyecektir.

► Küçük ve orta ölçekli işletmelerimizin acil nakit desteğine ihtiyacı var. Düşük faizli ve uzun vadeli kredi paketleri devreye sokulmalıdır.

► Personel giderleri depremzede işletmeleri zorluyor. Eski yeni ayrımı yapılmaksızın istihdam edilen tüm personeller için SGK prim ve vergi teşviki sağlanmalıdır.

► Deprem bölgesinde faaliyet gösteren işletmeler için enflasyon düzeltmesi ihtiyari ve vergisiz olmalıdır.

► Şehrimiz, kısa sürede eski günlerine dönebilmesi ve ticari hayatın canlanması için 6306 sayılı kanun kapsamında Afet Bölgesi olarak ilan edilmelidir.

Valilik Binası, Adliye Binası gibi birçok kamu kurumu binaları yıkılmış, geçici binalarda hizmet verilen bir şehirde mücbir sebep süresi sona ermemeli.

Mücbir sebep halinin uygulandığı Malatya, Hatay, Adıyaman ve Kahramanmaraş’ın ülkemizin gelir bütçesindeki oranı toplam %1,1.

Devletimiz sadece %1,1’lik gelirinden vazgeçerek, biriken tüm vergi borçlarımızı silmesi depremle yerle bir olmuş şehirlerimizin hem ekonomik hem de sosyal açıdan toparlanmasına hız katacaktır.

Büyük depremler yaşamış ve yeniden ayağa kalkma mücadelesi veren Malatya olarak, taleplerimizin ivedi bir şekilde karşılık bulmasını ümit ediyoruz.

Siyasilerimizden de destek bekliyoruz. İktidar ve muhalefet partilerinin milletvekillerinin taleplerimizi meclis gündemine taşımalarını, bakanlıklara iletmelerini istiyoruz.

Malatya’nın tüm dinamikleri olarak bugün tek ses halinde burada bir aradayız. Bu birlikteliğimiz bundan sonrada devam edecek.

Şehrimizin yeniden imarı ve inşasında her türlü katkıyı sunmaya hazırız.

“Asrın felaketinin yaralarını, ancak asrın dayanışmasıyla sarabiliriz”

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu